Ak Sakallı Dede Canımızı Kurtardı
30 yıldır tır şöförlüğü yapıyorum. Sekiz yıl önce Irak'a yük almış yollara düşmüştüm. Irak'a yakın bir bölge tipik çöl görünümündedir. Ne bir ağaç ne bir hayvan nede İnsana rastlanır. Yanımda muavinim oturuyordu. Ara sıra onunla konuşuyor. sohbet ediyorduk. Birden ikimiz de şaşkınlık içinde yola baktık. Nereden çıktıklarını anlayamadığımız beyaz kıyafetli beyaz sakallı yaşlı bir adam ve yanında 7-8 yaşlarında bir çocuk bize durmamız için el kaldırdılar. Arabayı durdurdum. O an en çok dikkatimi çeken şey ayaklarının çıplak oluşuydu. O çöl sıcaklığında nasıl olurda yürüyebilirlerdi. Kapıyı açarak Türkçe götürelim sizi diye seslendim. ama Arapça konuştular. ve bize gülümseyerek arabaya bindiler. İşaretle nereye diye sordum. Gülümseyerek ileriye diye gösterdi. 1 saat sonra yaşlı dede yıkılmış evlerin olduğu yerde siyah çadırlı bir evi işaret etti orada durdum ve indirdim onları. Yarım saat kadar sonra yolda çatışma yaşandı iki ateş arasında kaldık. mavinle ben arabın içinde başımızı eğerek saklandık. ve bildiğimiz bütün duaları okuduk. tam herşey bitti şiödi öleceğiz derken arabanın kapısı açıldı ve yarım saat önce indirdiğimiz dede eğilerek bizi çekti. ve ikimizi de biraz ilerideki kum tepesine taşıdı. Tepenin ardından tıra baktığımda Tırımızın talan edildiğini gördük. Sonrasında arkamdaki dedeye dönüp kim bınlar diye soracaktım ki, Dede felan yok bir tek mavinle ben varım. Sonra çatışma geçti, mallarımızı talan ettiler tırmızı ateşe verdiler ve gittiler. Bizde başka bir tıraı durdurup Konsoloslukta olanı biteni anlattık ve Iraktan geri Türkiyeye dönüş yoluna geçtik. Dönerken Dedeyi bıraktığımız yere uğrayıp teşekkür edecektik. Ama dedeyi bıraktığımız o çadırın yerinde iki adet mezar taşı duruyordu. Giderken mezar taşlarını görmemiştik.
0 Yorumlar